Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği Nerede Çalışır?
“Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği? Hımm, o ne iş yapar ki?” diye soranları duyuyorum. Düşünsenize, ben İzmir’de yaşayan bir gencim ve her arkadaş ortamında birilerinin bu soruyu sorması neredeyse bir gelenek hâline geldi. (Bir de bunlar var, biliyorsunuz. Herkesin yaptığı işin ne olduğunu anlaması bir mesele.) Ama işin içinde bilgisayarlar, teknolojiler, eğitim falan olunca, soruyu cevaplarken bir de işin komik tarafları var. Kendi iş hayatımı bir parça mizahi bir şekilde anlatmak istedim ki, bakalım gerçekten “Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği nerede çalışır?” sorusu nasıl bir cevap alacak?
İlk Düşünce: Öğretmenlik, Ama Farklı Bir Şey
Beni tanıyanlar bilir; arkadaş ortamımda sürekli espri yaparım. Ama konu iş olduğunda, biraz da derin düşünmeye başlarım. İşte, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği deyince de bir anda kafamda dev bir soru işareti beliriyor. “Nerede çalışır bu insanlar? Sadece okullarda mı?” Evet, doğru bildiniz; ilk akla gelen şey okullar. Fakat işler sandığınız kadar basit değil. Mesela, ben bir Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmeni olsam, sadece ders anlatmakla kalmam. Aynı zamanda okulda dijital dönüşüm elçisi olurum. Hani şu “evde interneti açamadığı için çocuğunu okula gönderen” veli tipleri var ya, işte onlara dijital dünya hakkında seminer vermem gerekebilir. “Evet, dijitalin ne olduğunu öğrendiniz ama siz hâlâ ‘telefonla kaset çalar gibi müzik dinlerken’’ buluyorsunuz kendinizi!”
Okullar, Okullar, Okullar…
Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği’ni duyunca aklımıza hemen okullar gelir, değil mi? Hem devlet okulları hem de özel okullar. Okulda çalışan öğretmenlerin çoğu zaten çocuklara bilgisayar kullanmayı öğretir. Ama burada dikkatinizi çekecek bir şey var: Bu öğretmen, sadece Excel kullanmayı öğreten değil, aynı zamanda öğrencilere dijital güvenliği, internetin inceliklerini, yazılımı ve daha fazlasını anlatan bir kahraman da olur. Teknolojiyi eğitime entegre eden bir nevi dijital devrimci! Hadi bir okul senaryosu üzerinden bakalım:
—
Sınıf: Dijital Dönüşüm Zamanı
Öğretmen: “Herkes bilgisayarını açsın, bugün ‘Python ile tanışıyoruz!'”
Öğrenciler: “Python? Yılan mı? Biz korkuyoruz öğretmenim.”
Öğretmen (gülümserek): “Hayır, bu yılan değil, bir programlama dili. Endişelenmeyin, sadece kod yazacağız.”
—
Evet, okullarda bilgisayar ve öğretim teknolojileri öğretmeni olmak, sırf “yazılım dersi vermek” değil, aynı zamanda o yazılımı insanlara sevdirme çabası da gerektiriyor. O kadar çok derdimiz var ki! Kimisi bir yazılımı öğretmeye çalışırken, kimisi bilgisayarın açılmasını bekliyor.
Hastaneler ve Sağlık Sektörü: Teknolojik Yenilikçiler
Okullarda çalışmak tamam da, bir de “Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği nerede çalışır?” sorusunun ikinci cevabı var: Hastaneler. Evet, yanlış duymadınız, hastanelerde de bu meslek grubuna ihtiyaç var. Bunu anlatırken de bir arkadaşımın hastaneye gidip ekranları nasıl kullanmaya çalıştığını hatırlıyorum. “İçerideki doktorlar bile bilgisayarları anlayamıyor!” diyor. Gerçekten de bilgisayar ve öğretim teknolojileri uzmanları, sağlık sektöründe dijital sistemlerin kullanılması konusunda da önemli bir görev üstleniyor. Yani, hastanelerde eğitim teknolojilerini entegre ederek, sağlık çalışanlarına yeni teknolojilerle ilgili eğitim veriyorlar. Hani bazen hastaneye gittiğinizde, her şeyin dijitalleşmesiyle birlikte hasta takip sistemlerinin hızla devreye girmesi de bu kişilerin çabası.
—
Hastane Senaryosu:
Doktor: “Nerede kaldı bu rapor?”
Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmeni (gülerek): “Yalnızca rapor değil, en son hasta verilerinin bulut sisteminde olduğunu hatırladınız mı? Hem biz de seni eğitmiştik.”
Doktor (şoka uğramış bir şekilde): “Ah, evet. Unutmuşum.”
—
Hastanelerde dijital sağlık eğitimi veren bir öğretmen, işin içine eğitim teknolojilerini katarak sağlık çalışanlarının daha verimli çalışmasını sağlayabilir.
Kurumsal Dünyada Dijital Eğitim: Profesyonel Gelişim Uzmanları
Bir de şu profesyonel dünyaya bakalım. Ofislerde ya da şirketlerde çalışan Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenleri, dijital eğitim konusunda içerikler üretirler. Hem de çalışanlara, yeni teknolojileri nasıl kullanacaklarını öğretirler. Hani şu çok sevdiğimiz, sabah 9 akşam 5 çalışma düzenine sahip kurumsal dünyada, yazılımların, uygulamaların ve teknolojilerin nasıl etkili kullanılacağı konusunda eğitimler verilir. Yani, “Bütün gün toplantılarda kaybolan” bir çalışan için bir teknoloji eğitmeni, sabahları çorbasını yudumlarken yazılım eğitimi vermekle meşgul olur.
—
Şirket Senaryosu:
Çalışan: “Excel dosyasındaki formül bir türlü doğru hesaplamıyor. Ne yapmalıyım?”
Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmeni: “Bir bakayım… Aaa, burada küçük bir hata var! Şu hücreye dikkat et, hemen düzelteyim.”
—
Gördüğünüz gibi, her alanda dijital bilgiyi aktarabilen bir öğretmen olmak, sadece okullarla sınırlı kalmaz. Çeşitli sektöre hitap eden eğitimler, şirketlere dijitalleşme konusunda büyük fayda sağlar.
Sonuç: Nerede Çalışacaklarına Kimse Karar Veremez!
Sonuç olarak, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği’nin çalışma alanı yalnızca okullarla sınırlı değil. Teknolojinin hayatımızdaki yeri arttıkça, bu meslek grubuna olan ihtiyaç da her geçen gün daha fazla artıyor. Belki okulda dijital dönüşüm sağlayan, belki hastanede sağlık çalışanlarına eğitim veren, belki de bir şirkette çalışanları yazılım kullanmayı öğretip onların verimliliğini artıran birer kahraman oluyorsunuz. Ama tek bir şey kesin: Teknoloji nerede varsa, bu öğretmenler de oradadır!