Hayat bazen gerçekten de bir savaş gibi olabiliyor. Sabah uyandığınızda elinizde bir kahve, akşam yatağınızda ‘Tamam, ben bu günün üstesinden geldim’ dediğinizde başınızı yastığa koyarak mutlu bir şekilde uyuyorsunuz. Ama bazen öyle bir şey olur ki, hayat size tam anlamıyla bir “harekat emri” verir. Evet, doğru duydunuz. Harekat emri… Bugün, bu kelimenin ne anlama geldiğini ama aynı zamanda erkeklerin ve kadınların bunu nasıl farklı şekilde ele aldıklarını eğlenceli bir dille keşfedeceğiz.
Çok basit! Harekat emri, bir amaca ulaşmak için yapılması gerekenler dizisidir. Bir tür ‘neyi, ne zaman, nasıl yapacağımızı’ belirten bir rehberdir. Askeri bir terim olarak, savaşta ya da zorlayıcı bir görevde, “hadi bakalım, şimdi iş başına!” diye haykıran komutanın verdiği emir gibidir. Ancak bu sadece bir askeri terminoloji değil, hayatın her alanında – özellikle kadınlar ve erkekler arasında – kullanılan bir “strateji” şeklidir. Bu emir bazen yemek yapılacak, bazen temizlik için evin her köşesi feth edilmesi gereken bir alan, bazen de haftalık alışveriş listesinde görevleri bölüştürme anıdır.
Erkeklerin harekat emri verdiği an, çözüm bulma zamanıdır. Bu durum, çoğunlukla ‘işi bitirme’ odaklı bir strateji ile ilerler. Erkeklerin beyninde büyük bir stratejik harita vardır ve her şey planlanır: Şu an ne yapmalıyım? Nerede durmalıyım? Hangi adımı atmalıyım? Sonunda, “Hadi bakalım, stratejiye başla!” dedikleri anda harekete geçerler.
Örneğin, erkeklerin bir alışveriş yapma harekatını düşünün. Alışveriş listesi vardır ve “Yalnızca en gerekli ürünleri alacağım” diye yola çıkılır. Ancak hedefe ulaşılana kadar yol boyunca birçok “yan görev” ortaya çıkar. Mesela, 20 dakika boyunca o mükemmel televizyonu izleyip, sonunda “Hayır, bu önemli değil, daha sonra alırım” diyerek, orada dakikalarca vakit kaybedebilirler. Ama sonuçta, başarıyla eve dönerler, torbalar sağ salim evin içine yerleştirilir ve strateji tamamlanır!
Kadınların harekat emri verdiği an biraz daha empatik ve ilişki odaklıdır. Kadınlar bir harekatı düşünürken sadece bitirme hedefini değil, her adımda “Bu süreci kimle ve nasıl geçireceğim?” sorusunu sorarlar. Bu yüzden, alışveriş yapmak bir tür görevden çok, sosyal bir aktivite haline gelebilir. “Hadi hep birlikte pazara gidelim!” diyerek, bir araya gelmenin, sohbet etmenin, yeni tarifler denemenin keyfini çıkarırlar.
Kadınlar için harekat, aynı zamanda ilişkileri güçlendiren bir deneyimdir. Düşünsenize, evdeki temizlik harekatında kadınlar “Köşedeki halıyı temizle, sonra balkonu da sil” demek yerine, “Hadi birlikte yapalım, ben mutfakta seni bekliyorum!” diye başlar. Çünkü temizlik sadece bir görev değil, birlikte geçirilen keyifli bir zaman dilimidir. Bu yaklaşım, ilişkiyi güçlendiren bir stratejidir.
Harekat emri, genellikle acil durumlarda, yani tüm işler bir araya geldiğinde, hayatın üzerinize çökmesiyle birlikte verilmesi gereken bir emir haline gelir. “Yataktan kalkma zamanı!” – Bu, sabahın erken saatlerinde verilen ilk harekat emridir. Gün boyunca devam eden görevler de her an devreye girebilir. Yani, harekat emri sadece savaşa değil, kahvaltıya da, arkadaşlarla buluşmaya da, temizlik yapmaya da verilir.
Bunu örneklemek gerekirse, bir kadının “Hadi yola çıkalım, kahvaltı için 10 dakikamız var!” dediği an, aslında bir harekat emri verilmektedir. Erkekler için ise bu genellikle “Tamam, ne zaman gideceğiz?” sorusuna, “Bekle, hesapları hallediyorum” şeklinde cevap gelir. Çünkü harekat, sorunsuz bir şekilde devam etmek için sonuna kadar organize edilmelidir!
Peki, sizce en son verdiğiniz harekat emri neydi? Bu konuda en ilginç deneyiminizi bizimle paylaşın, bakalım bir strateji savaşında kim kazandı!